diyabet ve alkol etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
diyabet ve alkol etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

23 Eylül 2015 Çarşamba

Diyabetle Başa Çıkmanın Yolları


Diyabetinizin tedavi ve takibini yaparken kendinizi bazen stresli hissedebilirsiniz. diyabetinizin iyileşmeyeceğini düşünerek depresyona bile girebilirsiniz. Aslında yaşamda değiştiremeyeceğiniz birçok şey vardır. Diyabetli olmanızı değiştiremezsiniz ama diyabetinizle ilgili birçok noktayı değiştirebilirsiniz. Böylece neler yapmanız gerektiğini keşfederek hangi sınırlara kadar çalışabileceğinizi anlayabilirsiniz. Zaman içinde eğitiminizin ilerlemesi ve bilgilerinizin artması ile yavaş yavaş kendinizi daha mutlu ve dengeli hissedeceksiniz. Aslında yakından bakıldığında biraz stres kişinin motivasyonunu artırır, etraftan yardım istemesine neden olur, bu ise faydalıdır. Bazan stres diyabetinizi de etkileyebilir. Bu pek ciddi değildir.


Stres aslında vücudun bir toparlanma ve telafi yöntemidir. Stres cevabı beyinde başlar. Hipotalamus adlı bölümde uyarılar hipofiz bezine buradan da böbreküstü bezine gider. Böbrek üstü bezleri adrenalin adlı hormonu üretir. Adrenalinin etkisiyle tansiyon yükselir, kalp hızı artar, gözbebekleri genişler, bu arada kan şekeri de yükselir. Bazı diyabetliler stres anında şekerlerinin düştüğünü söylerler. Stres anında vücut stres yapan nedenle savaşıyor demektir. İş değişiklikleri, vergiler, telefonlar, işyerinde tartışmalar, kısa zaman içinde çok iş yapma zorunluluğu gibi dış etmenler strese neden olabilir.....psikologlar, kişilerin enerjilerinin itinalı ve idareli kullanarak büyük streslerle başedeceklerine inanıyorlar. En iyisi siz, stresli zamanlarınızda şekerinizi ölçün vücudunuzun cevabını kendiniz görün.Tedavi ve takibinizin iyiye doğru gittiğini görmeniz stresinizi giderecektir.

 

Stres nedenlerinin bazılarının ortaya çıkışını değiştirerek de stresden uzaklaşabiliriz . Örneğin olaylar karşısında kötümser yanından algılama alışkanlığınızı değiştirebilirsiniz. Unutmayın hayata iyi yanından bakan iyi taraflarını görür. Egzersiz yapmak da stresi gidermede çok önemlidir. Örneğin diyabetiniz kontrol altında değilse ve bu sizi üzüyorsa strese sokuyorsa doktorunuza gidin tedavinizde gerekli değişiklikleri yaptıktan sonra eğer bir engel yoksa iyi bir egzersizden sonra gerçekten rahatladığınızı hissedeceksiniz . Stress karşısında vücudumuz hareket için hazırdır. Egzersiz bu hareketi oluşturur. Egzersiz denince aklınıza terler akana kadar koşmak gelmesin, 30 dakikalık yürüyüş , evde küçük bedensel hareketler, jimnastik de egzersizdir.


Zaman zaman günlük yaşam koşulları içinde tedavi ve takip konusunda yapmanız gerekenler karşısında enerjinizin azaldığını hissettiğiniz zamanlar şu soruları kendinize sorun:
  • Diyabetinizle ilgilenmeyi bırakırsanız sonuçlarına katlanabileceğinize inanıyor musunuz ?
  • Kendinizi ihmal ederseniz veya diyabetinize dikkat etmezseniz diyabetiniz kendiliğinden iyileşecek mi?
  • Yemek zamanları ve insülin konusunda çok sıkı ve dikkatlı misiniz? Sizce diyabet birçok komplikasyonlara neden olur mu?
  • Sizin durumunuz bu yönden umutsuz mu?
  • Diyabetli çocuğunuz arkadaşının evinde gece kalabilir mi?
  • Diyabet ekibinizin, doktorunuzun önerilerini kabul ediyor musunuz? (kızdınız mı?)
  • Çocuğunuzun diyabeti için bir şekilde yardımcı olmak istiyor musunuz?
  • Her zaman yorgun ve bitik misiniz?
  • Diğer insanların sizi anlamadığını düşünerek hep onlardan uzaklaşıyor musunuz?
  • Hep hoşlandığınız şeyleri şimdi de yapıyor musunuz?
Bu duygular ne kötü, ne iyi veya sağlıklıdır. Diyabetle birlikte iyi yaşamak isteyen herkes kendine yardımcı olabilir. Eğer bir duygu sizin diyabetle uyumlu yaşamanızı, tedavi ve takiplerinizi engelliyorsa sizin için iyi değildir. Etraftan duyduklarınızdan çok kendinizdeki gözlemleri dikkate alın, onlara bakın. Örneğin insülin enjeksiyonlarınızı doktorunuzun önerdiği gibi yapıp şekerinizi takip ettiğinizde kan şekerinin kontrol altında olduğunu göreceksiniz bu ise sizi mutlu edecektir. Ailenizin, anne, baba ve kardeşlerinizin yardımı ile diyetinizi daha kolay sürdüreceksiniz.

23 Temmuz 2015 Perşembe

DİYABET VE ALKOL İLİŞKİSİ


Günlük hayatımda çok alkol tükettiğimi söyleyemem daha doğrusu sık ama az oranda tüketiyorum. İş yemekleri, kız kıza yapılan dedikodu date'lerine elbette 1 kadeh şarap eşlik ediyor sohbete ancak yoğun oranlarda tüketmiyorum. Diyabet hayatımızın her alanını kapsadığı için bu konuda da çok fazla farklı yalan yanlış bilgiler var. Diyabet alkol tüketmeye engel mi? bu soruların başında geliyor.


Eğer insülin kullanıyorsanız alkol almak hipoglisemik atak ihtimalini bir hayli arttırır, hatta bu risk, alkol alımı bittikten sonra da bir süre daha devam eder. Hipo esnasın­da salgılanan bazı hormonlar, karaciğerin kan dolaşımına daha fazla glikoz göndermesini sağlar. Ancak kişi, az mik­tarda da olsa alkol aldıysa, karaciğer kan dolaşımına gli­koz aktaramaz ve hipo krizi çok daha hızlı seyredip ciddi sonuçlara neden olabilir. Buna ek olarak, alkolün algılama gücünü azaltması, muhtemel bir hipo krizinin belirtilerini fark etmenizi de engelleyebilir. Kısacası, alkol alan bir ki­şinin, herhangi bir kiriz anında gerektiği gibi davranmayı başaramaması kuvvetle muhtemeldir.

Ayrıca, pek çok alkollü içki, karbonhidrat içermektedir. Karbonhidrat ise kandaki glikoz seviyesini yükseltir. Al­kollü gıdalar yüksek kaloriye sahip olduğu için, kilosunu kontrol altına alması gereken bir diyabetlinin bundan uzak durması gerekir.